Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Memleket Buluşmaları programı kapsamında Adana’ya geldi. Partisinin Adana Çukurova İlçe Başkanlığı’nın açılışını yapan İnce, bir otelde düzenlediği basın toplantısında iktidara yüklendi. İnce, “Bu iktidar 20 yılın sonunda tüm illerde bir sorunu çözmüş. Trafik sorununu çözmüş, çünkü millet araba kullanmıyor. Arabalar kilitli, mazot benzin pahalı olduğu için yolda araba yok. Çözdükleri tek sorun bu, çünkü depoyu doldurmak için bir servet harcamak gerekiyor. Arabalar uzun süre benzine, mazota aç kalacak gibi görünüyor” dedi.
Dünkü basın toplantısında yaptığı açıklamalara yönelik atılan manşetleri düzelterek konuşmasına devam eden İnce, şu şekilde konuştu:
LAFLARIMI ÇARPITMAYIN
“Dünkü basın toplantılarında yanlış manşetlerle duyurulan iki konuyu önce bir düzelteyim. Bunlardan birisi “ben o 6’lı masada olsaydım orayı dağıtırdım” manşeti böyle atıyorlar. Niye lafımı yanlış, yarım yazıyorlar onu anlamadım. Cümlemi tekrar ediyorum, Adana’da ki yerel basına da güveniyorum. O 6’lı mutabakatta Atatürk yok, laiklik yok onun için dağıtırım dedim. Atatürk olmayan her yeri dağıtırım, uzlaşmaya varmam. Bir kere burayı bir düzeltelim. Orada neden Atatürk yok, onu söyledim. Lafımı eksik yazmışlar. İkincisi “İktidarın Rusya – Ukrayna Savaşı’na Muharrem İnce’den destek” öyle demedim. Bakın düzgün yazın tekrar söylüyorum. Denge politikası ya da aktif tarafsızlık politikası adına ne derseniz deyin. 1940’da İsmet Paşa 2. Dünya Savaşı’na girmemek için bu politikayı uyguladı. Önce İsmet Paşa’dan bir özür dileyin dedim. Burayı yazan yok. Özgür bir medya, konuşan bir üniversite, konuşan bir sivil toplum bunlar olmadan olmaz. Tekrar söylüyorum laflarımı çarpıtmayın.”
Türkiye’nin yakında su ve ilaç problemiyle karşı karşıya kalacağını dile getiren İnce, “Geldiğimiz noktada gıda problemimiz var, güvenli gıda problemimiz var, enerji problemimiz var. Yakında su problemimiz olacak ve yakında yine bir ilaç problemimiz olacak. Dört konu; gıda, su, enerji, ilaç. Uyarı görevimizi Memleket Partisi olarak Türkiye’yi karış karış gezerek yapıyoruz. Yakında su problemi geliyor. Su kanunu çıkmazsa ciddi bir su sorunu yaşayacağız.”
“Enerjimizde dışa bağımlıyız. Savaşta ki Ukrayna’dan, savaşta ki Rusya’dan ayçiçeği gelecek diye, buğday gelecek diye göbek atmadıkları kaldı, havai fişeklerle karşılayacaklar. Yazık günah değil mi. Bak bu ülkenin en bereketli topraklarındayız, Çukurova’dayız. Ne yazık ki anlayamadıkları yer şurası; buğday da, şeker pancarı da, ayçiçeği de, pamuk da aynı zamanda bir silahtır silah. Aynı zamanda savaş anında, kıtlık anında bunlar bir silahtır. Bunu anladıkları gün iş işten geçmiş olacak, bunu öğrenemediler.”
ONLAR SEKRETER BAKAN DEĞİL
“Tarım Bakanı falan değişmiyor yanlış anlamayın, öyle büyük hayaller beklemeyin. Tarım Bakanı aynı kişi arkadaşlar. Enerji Bakanı, Tarım Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Adalet Bakanı aynı kişi bir kişi; Recep Tayyip Erdoğan. Bakan falan değişince bir şey olmayacak yani. Onlar sekreter, bakan falan değil. Önceden deve dişi gibi bakanlar vardı, onlar bitti, onlar yok. Her şeye Erdoğan karar veriyor bu ülkede. Yasama o, yürütme o, yargı o.
“Biz 100 yıllık bu Cumhuriyet’te şu ilkeyle büyüdük; “Beni Türk hekimlerine emanet edin” Şimdi geldiğimiz nokta “gidebilirsiniz, buyurun gidin” diyor. Ben de bir tweet attım çok beğendi millet. “Doktorlara gidin diyeceğine sen doktora git” dedim. Bakın doktorlar kimdir? Bu memleketin akıllı evlatlarıdır. Bizim çocuklarımız bunlar, bizi tedavi edecek…