Değerliyken her yaratılmış mukaddes yaratıcısının huzurunda, kendini sıradan görmek nankörlüğün ta kendisi değil midir? Var edene isyanın yansıması kendini bayağılaştırmakta gizli değil midir? Görmeyi bilene kalp gözü yeterliyken, bir asiye bir çift göz fazla değil midir?
Her bir canlıyı farklı bir amaç doğrultusunda var eden Yüce Mevla Yaratılmışların en şereflisi olarak seni var etmiştir. Enim ol ki genç kardeşim seni kıymetli kılan ne üzerinde ki hırkan, ne ayağında ki potinindir. Seni değerli kılan ne kariyerinde ki etiketin, ne oturduğun damın, ne de bindiğin son model otomobilindir. Seni müstesna kılan yalın ayak, çıplak vücutken bile taşıdığın kalbindir.
Taşıdığın kalbin görevini sadece yaşamını daim ettirmek olduğunu sanıyorsan da yanılırsın arkadaşım. O kalp ki hazırdır değerlerinle donanmaya, inançlarınla var olmaya… O kalp ki hazırdır seni sen kılmaya, seni herkesten müstesna kılmaya.
Davranışçılık ekolünün kurucusu John Watson ne diyor: Bana rastgele bir bebek verin, soyu, yetenekleri, eğilimleri, ne olursa olsun, ondan istediğim şeyi var edebilirim. İsterseniz doktor, avukat, tüccar, bilgin, hırsız ya da bir katil… Yani önemli olan ne nakşettiğinizdir kalplere.
Tüm bunlardan sonra her canı bir değer olarak görmekten kastımız Yaratıcısının yüklediği benzersizliklerdir yaratılmışların en şereflisine… Çünkü her insanı kendi özünde farklı kılmış ve kimseyi kimseye muhtaç eylememiştir. Bu sebeple kendini farklı görmekte hakkıdır insanın. Düşünsene yeryüzünde milyarlarca insan var iken senin parmak izinden bir tane daha yok bu bile ne denli özel olduğuna kanıt olarak yetmez mi?
Şimdi kimseye benzemez ve bu kadar özelken biriyle kendini kıyaslaman incitmez mi seni var edeni, çürütmez mi benzersiz benliğini. Her can kendi olduğu ölçüde bir değerdir, anlamlıdır. Bu sebeple ne kendini kıyasla biriyle ne de bir başkası gibi olmaya çalış kendin olmak var iken. Aksi takdir de değerini kaybeder, sıradanlaşırsın kendi gözünde bile.
Öyle bir durum ki bu kendini başkasıyla kıyaslamak ya da başkası gibi olmaya çalışmak imtihanını bile tehlikeye düşürür insanın. Oysa insan sadece kendine yüklenenden sorumlu değil miydi? Neden bir başkasının sorumluluklarını ve yükünü çekersin ki, ister misin böyle bir şey? Elbette istemezsin bir başkasının yükünü, zaten yeter senin yükün ve sorumluluğun taşıyabilirsen…
İnsan manevi ölçüde kendinden üstün olana bakarak takvasını artırmalı!
Maddi ölçüde kendinden kötü durumda olanlara bakarak şükretmeli Yaratanına!
Paylaşarak artırmalı hem rızkını, hem de huzurunu…
İnsan imtihanın ne olduğunu bilemez bu sebeple yaşamımızda asiliğe kapılmadan Yaratanın gücüne gidecek bir söz ve davranışlardan da kaçınmalıyız. Çünkü Anne babamız mı, eşimiz mi, çocuklarımız mı, işimiz mi, aşımız mı yoksa başka sevdiklerimiz mi bilemeyiz belki de yalan dünyanın ederi paramız mıdır? İmtihanımız hangisi bilemeyiz. Kaçınmalıyız fani dünya da bizi rabbimizden uzak eyleyen isyanlarımızdan. Biliriz ki her şeyi var edenin bir planı olduğunu ve bu plan dâhilinde sınavımızı veriyor olduğumuzu.
Canlar canının her insanı ayrı bir değer kılması, tüm tabiatı ve canlıları yatırılmışların en şereflisi için var etmesiyle belli değil mi? Nerede olursan ol ister bir dağ başında, ister en kalabalık şehirlerde. Kimle olursan ol ister bir deli ile ister cümle âlimlerle. Ne zaman var edilmiş olursan ol ister asrısaadette, ister ahir bir zamanda. Nasıl kılınmış olursan ol ister yek ekmeğe muhtaç, ister altıdan köşklerde. Hiç fark etmeksizin değerlisin bir can olarak unutma tüm bu saydıklarımız bizim için yamalı bir gömlekten öteye bir durum değildir. Elbette çıkarırız üzerimizden cepsiz beyaz kefeni giyerken tüm unvanlarımızı, içerisinde ki tek hazinemiz olan kalbimiz hariç, ne varsa bırakırız gerimizde… Bu sebeple derler ki “eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.”
İnsan doğarız hayata, İnsan kalırsak Adam Ölürüz…
Kusursuz var edilmişliğimizin sonucunda, kusursuzca yaşama gayemiz bizi anılarımızla anımsatacak ve insanlarda bir tebessümü var edecekse işte o zaman İnsan doğduğumuz hayatta insan kalarak edineceğimiz Adamlığımızla hatırlanacağız.
Selam olsun adamlara, selam olsun yaratana teslim olarak yaşayıp kendini değerli kılanlara
Her hafta köşemizi merakla takip edip okuyan kardeşlerimize teşekkür ederiz.