SON DAKİKA
Kalede Bulunan Cesedin Kimliği Belirlendi
TOPAL: “ADANA’NIN VE KOZANLININ SORUNLARINA HİZMET ETMEK İÇİN ÇIKTIK”
Kalede Erkek Cesedi Bulundu
Trafik Kazasında 1 Kişi Ağır Yaralandı
Radyo Sis Yönetim Kurulu Başkanı Ali Baysal Ramazan ayının başlangıcı dolayısıyla bir mesaj yayımladı
Kozan Alperen Ocakları Başkanı Tunahan COŞKUN, BBP’den Milletvekili Aday Adayı Oluyor
KOZAN ŞEHİT ARDA CAN MTAL YİNE ZİRVEDE
Park Halindeki Otomobil Alev Alarak Yandı
KOZAN’DA UYUŞTURUCU OPERASYONU, 13 GÖZALTI
KOZAN TÜGVA İLÇE TEMSİLCİLİĞİNDEN DOĞRUYU YÖNETMEK KONULU KONFERANS
12 Katlı Apartmanın 7. Katında Çıkan Yangında Ev Kısmen Kullanılamaz Hale Geldi
KOZAN’LI GENÇ VE BAŞARILI SİYASETÇİ OĞUZ ŞAHİN MİLLETVEKİLİ A.ADAYI OLDU.
Depremzedeyiz Diyen 10 Kişi Yapılan İşlemlerin Ardından Şehir Dışına Gönderildi
TİCARET ODASI BAŞKANLIĞINDAN E-ARŞİV KULLANAN ÜYELERİMİZE HİZMET
Balcı Zeki Büyük Birlik Partisinden Adana Milletvekilliği için Aday Adaylığı Açıkladı
Afet Farkındalık Eğitimi Verildi
Şahbazoğlu, Emekçi Kadınları Unutmadı
Şahbazoğlu: “Çifçinin belini maliyet kırıyor”
Kozan Belediyesinden Sıcak Asfalt Seferberliği
Otomobil Yayaya Çarptı 1 Yaralı
AMATÖR TELSİZCİLERDEN ARSLANKÖYLÜ’YE ZİYARET
Otomobil Takla Attı
Kozan’da Şofbenden Kaynaklı Ev Yangını
FEKE’DE GÖÇÜK ALTINDA KALAN MADEN İŞÇİSİ HAYATINI KAYBETTİ
ÇUKURKÖPRÜ’DE MEYDANA GELEN KAZADA 4 KİŞİ YARALANDI
Meral Akşener ve Ahmet Nur Çebi, Zeydan Karalar’ı ziyaret etti
Çöken binaların molozları eşyaları ile birlikte korunuyor
Kozan’da Trafik Kazasında Ağır Yaralanan 1 Kişi Hayatını Kaybetti
Kozan’da Meydana Gelen Trafik Kazasında 6 Kişi Yaralandı
ENKAZDAN KALANLAR Hayriye GÖZTAŞ Roman yazarı ve Edebiyat Öğretmeni
Halk Eğitimi Merkezi personelleri afet zedeler için kışlık eşofman takımı dikmeye başladı
Depremde hayatını kaybeden polis memuru Halil Duran Kozan’da eşi ise Kırşehir’de Toprağa verildi
DEPREM BÖLGELERİNE İHTİYAÇ İÇİN ACİL YARDIM ÇAĞRISI YAPILDI
Tüm Poliklinik Randevuları İptal Edildi
Baki Şimşek eşi ve 3 çocuğu ile depremde hayatını kaybettiler
Kozan belediyesi deprem bölgesine destek amacıyla iş makinesi sevkiyatı yaptı
Gürdal Topal Depremzedelere Destek Olabilmek Adına 2 Adet Konteynırı Deprem Bölgesine Sevk Etti
Deprem Sırasında Kalp Krizi Geçirerek Hayatını Kaybeden Birsen Coşkun Son Yolculuğuna Uğurlandı
Kozan Kaymakamlığı Deprem Bölgesine Yardım Kampanyası Başlattı
Akkaya Mevkii Kar Yağışı Nedeniyle Kapandı
Sopalı Kavgada Gözaltına Alınan Suriyeli Uyruklu 6 Şüpheli, Mahkemece Sınır Dışı Edildi
Yangından Kaçamayan Yaşlı Adam Yanarak Can Verdi
Kozan’ın Gelişmesi ve Kalkınması İçin Muhtarlar Toplantısı Yapıldı
Kavgada tekme tokat ve sopalar havada uçuştu
Kozan Ziraat Odası Seçimleri Yapıldı
Karda Mahsur Kalan Sürücüler Kurtarıldı
Hırsızlık Yaparken Suçüstü Yakalanan Şahıs Tutuklandı
Bir Kişi Tabancayla Vurularak Yaralandı
Kozan Keskin Kuyumculuk 2. Şubesi Açıldı
Yola Çıkan Tilki Kazaya Neden Oldu 4 Yaralı
Silahlı Kavga 1’i Ağır 4 Yaralı
Kozan’da Cenazeye Giderken Kaza Yapan Araçta 3 Kişi Yaralandı
Takla Atan Aracın Sürücüsü Yaralandı
TÜMÜNÜ GÖSTER →

Hayriye GÖZTAŞ

Hayriye GÖZTAŞ Roman yazarı ve Edebiyat Öğretmeni

BEN NEYİM Hayriye GÖZTAŞ Roman yazarı ve Edebiyat Öğretmeni

    Bak ben geldim cancağızım. Ne olduğumu bilmeden tüm mevcudiyeti tek heceyle kol kola bulup geldim. Ben neyim, bu yolun neresindeyim bilemeden geldim. Sahi ben neydim?

 

Ben, belki bir deli rüzgardım… Hevesleri oradan oraya savuran, baharları kovalayıp duran…Dudaklardan dökülenleri hiç söylenmemiş gibi silip süpüren, kimini üşüten kiminin yüreğini ağzına getiren bir deli rüzgar…

Belki de bir şehrin kalabalığında dolanan düşünceli bir sokaktım. Yalanın, yalnızlığın, aşkın yüzünü seçemeyen; bir uçtan bir uca şehri bağlayan…Sahi ya! Suskunluğumla adımlar yoruluyordu.Yorgun adımlara eşlik ederdim, bırakırdım evine kadar o adımları.Sevgiyle açılan kapılara emanetimi bırakınca yine vefasızlığı tadardım, ben hep dışarıda kalırdım. Yüzüme kapanırdı çünkü tüm kapılar. Bir aşık bulurdum ışığı titreyen sokak lambasının altında. Ve yoldaş kalırdım onun ayaklarına. Anlatırdım ona zorla güzellik olamayacağını.Ama dinlettiremezdim ki kendimi! Bırakırdım onu öylece ışığı asla yanmayacak bir pencerenin önünde. İçim parçalanırdı, yamalı taşlarım yerinden oynardı.Bir aşığa bakardım bir de umut penceresine… Sokaktım, dışarıdaydım ama tüm öyküleri ayaklardan dinleyendim. Ayaklar akardı bende kimi küskün, kimi sinirli, kimi mutlu …

Belki türkülerde çoğalan bir kara trendim…Sırtımda ayrılık olurdu çoğu zaman.Soluk soluğa giderdim bir istasyondan bir istasyona… Bu gece son seferim işte cancağızım. Paslandı özüm. Yüzünü seçemiyorum artık yükümün ve aşıklarla baş edecek gücüm kalmadı. Cama çarpan kuşların ahımı vurdu acaba beni? Kiminin sevdasını taşıdım, kiminin ayrılığını. İstasyonlarda soluk almıyordum ki! Hep nefesim kesiliyordu. Sağ yanımda vuslatlar, sol yanımda ayrılıklar olurdu.Ben ikisinin arasında erirdim. Kimse bana sarılmazdı. İşte öyle, türkülerde adı kalan kara bir trendim ben.

Ben, bir adaktım sevenin sevdiğine bağışladığı. Boynum kıldan ince olurdu celladımın bakışlarına dalınca. Celladımın nazarından hiç korkmazdım ki çünkü ben bir adaktım sevenin sevdiğine yolladığı.

Belki de coşkun bir nehirdim. Fikirleri ayaklarından sürükleyip  denize götüren… Yiğitleri boğan, ceylan bakışlı kızların sırma saçlarını güneş ışığıyla yıkayan ve onların teninde kuruyan sarhoş bir nehir…Belki de titrek yüreğiyle bir dağ eteğinde açan yaban gülüydüm çiçekleri hiç solmayan.

Ben neydim sahi. Şu kainatın içinde bir zerre mi, hiçlik denizinde koskoca bir hiç mi? Korkuyorum… Bugün geldiğim bu yoldan geri dönmek istiyorum cancağızım. Ya da soğuk düşlerimin altında uyuyakalmak… Tut elimden de korkularım gitsin.

 

 

 

Ben, bir yıldızım gecenin yüzünde sana göz kırpıp duran. Aşıklar dileklerini bağlardı bana. O dileklerin ağırlığından da kayardı ayaklarım. Ve ben, bir yıldız, gecenin siyah gözlerinden parlak bir damla olarak düşerdim. Umut doğardı benden kayarken geceden.

Belki de ben… Açıldıkça hep gıcırdayan bir kapıydım. En zoru da buydu kim bilir? Kiminin yüzüne kapandım kimine açılayım diye… Ardımda nice hastalar inledi nice aşıklar gönendi de hiç ser verip sır vermedim. Kapalı kapılar ardında kesildi tüm hesaplar, kimse bilmedi. Çok zordu içeri ile dışarı arasında dik durmak, sır tutmak. Yüreğimi yediler. Nice kapılar kırıldı, nice kapılar açılmadı, nicesi dövülmekten çürüdü. Ama ben yüreğim ağzımda dayandım çünkü sırlı bir kapıydım.

Belki de ben… Dağların taş mekteplerinde sevdasını ezber yapıp duran bir İsmail’im…  Çektiklerine dağların ağladığıbir neferim… Karlı dağlardan harlı dumanlar çıkaran bir yiğidim. Aşk nöbetinde geceye umutlar çizen bir erim.

Belki de bir ölüydüm omuzlarda son kez taşınan. Bir çocuğun ellerinden öptüğü  ya da bir aşığın alnından öptüğü… Sessiz sedasız ışığa koşan bir ölü…

Ben, bir damla gözyaşıyım cancağızım… Dünyaya yeni gelen bir bebeğin ciğerlerine hava yürüyünce ilk tanıştığı…Bütün kemiklerini yerinden oynatan bir sancıya rağmen bir annenin sevinçten gözlerinden akıttığı… Bir ihtiyarın anılarına bakarak geçmişine yolladığı, bir delikanlının aşkla yüreğini kaynatıp buharını gözden çıkardığı bir damla göz yaşıyım. Mübarektim. Gizliyi aşikar ederdim. Acıyı, sevinci, hasreti… Bu yüzden en çok da göz yaşını sevdim niçin aktığını akıtandan başkası bilmediği için…

Ben, kuru bir hasretim cancağızım kuru bir hasret… Ben yedi düvele meydan okuyan aşkım. Ben, bir hayalim… Akıp giden zamana esir olmuş bir hayatım belki de.Ben ölüm, ben hayat… İkisinin arasında uzun ince bir sırat.Cefa mürekkebiyle dolan kalemi, anlama gayretinin de aşığıyım… Ben deli divane dolanan, bir susup bir konuşan, ıhlamurdan olma aciz bir kalemim de sen nesin cancağızım?

 

Yazarın Diğer Yazıları